suriye'deki savasa buradaki - memleketimdeki- multecilerin yasamindan, gozlerindeki utanctan, yalinayak dolasan cocuklarin ve hatta parcalanmis elbiselerle kaldirimlarda, cami duvarlarina dayanarak dilenen anne ve ablalarinin yaninda emeklemeye yeni baslamis bebeklerin tanik oluyorum hergun. hergun hemen hemen her saat basinda insanligin vicdanina kufur ede ede onlerinden gecerek tanik oluyorum. bilmiyorum ne olacak. belki de deniz gezgin'in dedigi gibi bize bir devrim degil kıyamet lazim. ve yeryuzunden ve gokyuzunden insana dair her seyin silinmesi...
18 mart 2013'te istasyonda otururken cektigim bu fotografi yayinlamamayi dusunuyordum, ama hergun boyle manzarlarla karsilasmak canimi acitiyor. sozel olarak "her savas kotudur." diyerek karsi ciktigimiz savas herkesin belli hassasiyetlerinin, goruslerinin, militanca dusuncelerinin tezahuru olarak "ama" ile baslayan ikinci cumlelerde savas mesrulastistirilmaya calisiliyor, "baris icin savas" yalani dillendiriliyor. dunya bize yalan soyluyor. ruhumuz daraliyor, silah sesleriyle uyudugumuz, uyandigimiz, korkudan isiklari kapattigimiz geceleri, bombos sokaklari ve korkulari hatirlatiyor. icimde bir sey, bir yer aciyor. bu dunya neden boyle!